5 Haziran 2011 Pazar

CHP Bilgi ve İletişim Teknolojileri Raporuna Katkılarım

Sektör temsilcileri olarak Bilişim STK’ları ortak raporlarını çokça açıklıyoruz. Her fırsatta blog’dan da paylaşıyorum sizlerle. Özellikle Bilişim’le Kalkınmaya yönelik ülkesel bir politikaya anayasal düzenlemeyle ihtiyacımız olduğunuda ısrarla vurguluyorum.

Bundan bir kaç ay önce benim de yaklaşık 25 sayfadan oluşan kalkınma stratejisi hakkında katkılar sunduğum, Cumhuriyet Halk Partisi‘nin Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu yayınları kapsamında Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Türkiye Zeka Vakfı Başkanı Sayın Emrehan Halıcı öncülüğündeki ekip tarafından hazırlanan "Bilgi Toplumuna Doğru Bilgi ve İletişim Teknolojileri Raporu" Türkiye'nin 21. yüzyılda ulusal bilim ve teknoloji politikalarıyla ve bilişim reformuyla, yenilikçi, yaratıcı ve rekabetçi bir ülke olarak küresel düzlemde yerini alabilmesi için hazırlandı.

Rapor’a şöyle bir özetle bakacak olursak;
Eşitlik, özgürlük ve sosyal adalet ilkelerini temel siyasi hedefler olarak kabul eden sosyal demokrasi için bilgi toplumu, herkes için refah getiren yeni bir çağı simgelemektedir. Bilgi toplumu, bilgi teknolojileri, eğitim ve yaşam boyu öğrenme, yenilikçilik ve girişimcilik çerçevesinde şekillenen yepyeni bir dünya görüşünü simgelemektedir. Günümüzde, tüm ülkelerin gelecek hedefi iyi eğitimli, girişimci ve hareketli bireylere yeni fırsatlar sunan bilgi toplumu olmaktadır. Bilgi toplumu, yeni bir yüksek katma değerli üretim, esneklik, yaşam boyu öğrenme dünyası anlamına gelmektedir.

Bilişim (bilgi ve iletişim) devrimi, herkes için yenilikçilik, güçlenme, seçenek, rahatlık ve fırsat sağlama gibi yeni olanaklar sunmaktadır. Günümüzde, bilgiden dışlanma, bilgi ve beceri eksikliğinin sonucu olarak kabul edilmektedir. Artık, ülkelerin başarısı, bilgi toplumunda yurttaşlarının yaşam kalitesini, çalışanlarının çalışma koşullarını ve sanayi ve hizmetler sektörünün rekabetçiliğini iyileştirebilmeyle ölçülür hale gelmiştir.

Bilişim devrimi ve bilgi toplumu, içinde yaşadığımız dünyayı hızlı bir biçimde değiştirmektedir. Bu değişim, 18. ve 19. yüzyılların sanayi devrimi kadar önemlidir. Geçtiğimiz son yirmi yılda, bilişim teknolojileri ve internet, firmaların iş yapma, öğrencilerin öğrenme, bilim insanlarının araştırma yapma ve hükümetlerin yurttaşlarına hizmet sunma biçimlerini köklü biçimde değiştirmiştir.

Dijital teknolojiler, aynı zamanda ekonomik büyüme ve rekabetçiliğin de itici gücü haline gelmiştir. Günümüz toplumlarında, internet erişimi tüm yurttaşlar için temel bir hak haline gelmiştir. Hükümetler yurttaşlarına bu hakkı sağlamakla yükümlü tutulmaktadır.

Özetle şunu vurgulamak istiyorum; Tüm siyasal partiler nezlinde, Bilişim Teknolojileri politikalarının daha kuvvetli bir şekilde dile getirilmesi gerekiyor. Ülkenin kalkınmasının ve en büyük 10 ekonomiden biri olmamızın en büyük itici gücü kesinlikle ve kesinlikle “Bilişim Teknolojileri” sektörümüzdür.

CHP'nin Bilgi ve İletişim Teknolojileri ile ilgili tespitleri, çözümleri ve vizyonunu yansıtan benimde katkı sunduğum bu rapora buradan ulaşabilirsiniz.

Önerilen Popüler Yazılar