12 Haziran 2020 Cuma

Saban Kılıçtan Üstündür


Tarımsal üretim ve gıda güvenliği ülkelerin en önemli yaşamsal kaynağını oluşturuyor. Özellikle küresel boyutta bir hastalık haline dönüşen "koronavirüs salgını" sürecinde ülkemizin tarımsal gıda üretiminin önemi daha da arttı.

Çünkü dışa bağımlılıktan kurtulmanın ve salgın sürecinde dışarıdan ithal edilen ürünlerin sağlıklı olup olmadığı konusu ile, salgında dışa kapanan ülkeler tarımsal üretimde kendilerine yetme düşüncesine sahip oldular. Tarımsal üretim bu kadar büyük önem arz ediyorken; 21 Mart 1923 tarihinde, Adana’da çiftçiler ile yapılan konuşmada Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk tarafından şu cümleler dile getirilmişti:
“Arkadaşlar! dünyada fetihlerin iki aracı vardır. Biri kılıç, diğeri saban. Başka yerde de söyledim ve burada bir daha tekrarı yararlı buluyorum. Zaferinin aracı yalnız kılıçtan oluşan bir millet, bir gün girdiği yerden kovulur, rezil edilir, sefil ve perişan olur. Öyle milletlerin sefaleti, perişanlığı o kadar büyük ve acı olur ki, kendi memleketinde bile esir bir halde kalabilir. Onun için gerçek fetihler yalnız kılıçla değil, sabanla yapılandır. Milletleri vatanlarında yerleştirmenin, millete aynı kararda sürekli tutma vermenin aracı saban. Saban, kılıç gibi değildir. O kullanıldıkça kuvvetlenir. Kılıç kullanan kol çok geçmeden yorulduğu halde sapanını kullanan kol zaman geçtikçe toprağın daha çok sahibi olur. Kılıç ve saban bu iki fatihten birincisi, ikincisine daima yenildi. Tarihin bütün olayları hayatın bütün gözlemleri bunu doğruluyor. Milletimiz çok büyük acılar, yenilgiler görmüştür. Bütün olanlardan sonra yine bu topraklarda bulunuyorsa bunun gerçek sebebi şundadır: Çünkü Türk çiftçisi bir eliyle kılıcını kullanırken, diğer elindeki sabanla topraktan ayrılmadı. Eğer milletimizin büyük çoğunluğu çiftçi olmasaydı biz bugün dünya yüzünde bulunmayacaktık."
Konuşma metninin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Çay içerken...
Bu sabah her zamanki çay içtiğim yere gittim. Paranın üstü olarak bozuk paralar aldım.


Elime geçen 1 TL’den bir tanesinin üzerinde Saban Kılıçtan Üstündür yazıyordu. Yukarıdaki bozuk paranın aynısı. Hemen tarihine baktım. 1979. 40 yıllık para belki de binlerce el değiştirdikten sonra bana geri dönmüştü.

Kılıç, silah ve savaş kaba gücün simgesidir. Kalemse bilgiyi, çağdaş yönde ilerlemeyi, yararlı olanı simgeler. Onun için kalem kılıçtan üstündür. Dünyamız ortaçağı yaşarken en güçlü ve önemli kabul edilen çeliğe su verilmesiyle keskin kılıçlar yapılıyordu. İnsanlar keskin kılıçları kullanarak ülkeler ele geçirdi, insanlar öldürüldü. Bilim ve tekniğin ilerlemesi, yaşam koşullarındaki gelişmeler kılıcın önemini düşürdü. Kılıç gücüyle alınan topraklar başka bir gücün etkisiyle ellerinden çıkıyordu. Çünkü kılıç ve savaş kağıdın üzerinde kalıyordu. Ele geçirilen topraklar yapılarla, türlü türlü meyve veren bitki ve ağaçların dikilip yetiştirilmesi yoluyla bayındır bir duruma getirilmesi canlılar ve özellikle insanla için daha yararlı olduğu anlaşılmıştı. Bunun için insanoğlu düşünerek doğru yolu bulmuştu. “Saban kılıçtan keskindir” Sabanın kulpuna yapışan el aç kalmaz, kılıç çeken varsa, kalkan tutan da var, kılıç bir keser, ekmek iki keser” sözleriyle konunun önemini vurgulamışlardır.

İşte bu nedenle ufak bir araştırma yaptıktan sonra bu sözün neden söylendiğini çok iyi anladım. Üstelik 2020 yılında küresel boyutta yaşadığımız koronavirüs pandemisi sürecinde tarımsal üretimin önemini bu sözle daha da iyi anladım. Nasıl kalem kılıçtan keskin ise saban da kılıçtan o denli üstündür. Bilim, edebiyat, sanat ve tarımdan uzak kalan bir millet sadece kılıç ile eninde sonunda yalnız kalacaktır. Toprağın işlenmediği, kalemin kağıtla buluşmadığı her an bir kayıptır.

Önerilen Popüler Yazılar